SABAHATTİN SAĞIROĞLU

Sabahattin Sağıroğlu'nun yaşam öyküsü, 1 Şubat 1936'da Trabzon'un Araklı İlçesi Kalecik Köyü'nde 9 çocuklu bir ailenin en büyük çocuğu olarak başladı.

İlkokulu 5 kilometre uzaklıkta ilçe merkezindeki okulda bitirdi. Çocukluğu olağan üstü güzellikleri yanında bir o kadar da zorlu yaşam mücadelesi olan Kalecik'te geçti.

Yaşam koşullarının zorluğu, doğduğu yerin güzelliği ve genç Cumhuriyet'in eğitim sistemi onda yurt sevgisi ve toplumsal sorumluluğu geliştirmiş, disiplinli ve güçlü bir kişilik kazandırmıştır. Girdiği tüm okulları birincilikle bitirmiş, tüm iş yaşamında etkin olmuştur.

Ortaokul eğitiminin 2 yılını Trabzon'da son sınıfını İzmit'te okuyan Sabahattin Sağıroğlu birincilikle girdiği Deniz Kolejini 1954 yılında, 1956 yılında da Deniz Harp Okulu'nu bitirmiştir.

Deniz Harp Okulu'ndan mezun olurken sınıfının birincisi olarak Amerika Birleşik Devletleri'nde (o yıllarda ülkemiz için çok yeni bir konu olan) Metalurji Mühendisliği öğrenimi görmek üzere seçilir ve aynı yıl ABD'ye gider. Ancak daha sonra öğrenim dalı Deniz Kuvvetleri tarafından değiştirildiği için İnşaat Mühendisliği öğrenimi görür.

Zorları başarma yaradılışı, inançlı ve inatçı kişiliği ülkesine karşı duyduğu sorumluluk bilinci ile birleşince Ann Arbour-Michigan Üniversitesi'ni 1961 yılında yüksek İnşaat Mühendisi olarak birincilikle bitirip üniversitenin "Şeref Öğrencileri" arasında yerini alır ve kütüğe adını kaydettirir.

1961-1962 yıllarında ABD Deniz Kuvvetleri San Francisco Gemi Tersane'sinde yüksek lisans stajını tamamlayarak aynı yılın sonunda yurda dönmüştür.

Türkiye'ye döndükten sonra görev yaptığı her alanda başarılı çalışmalar yapan Sabahattin Sağıroğlu çevresinin eğitimi, yanında bulunan çalışanların yetiştirilmesine de oldukça önem vermiştir.

1962-1968 yılları arasında İstanbul Kuzey-Deniz Saha Komutanlığı'nda ve Gölcük Üssü'nde inşaat mühendisi olarak görev yapmıştır. Bu dönemde çeşitli bina inşaatlarının yanı sıra Karadeniz'deki denizaltı sığınakları, Gölcük Donanma Limanı'nı ve Rıhtımı'nı ihtiyaca ve çağdaş tekniğe uygun hale getirilmesi işi çalışmaları arasındadır.

1970-1980 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın birçok bölümünde yönetici ve inşaat mühendisi olarak görev yapan Sabahattin Sağıroğlu sırasıyla şu görevlerde bulunmuştur.

• 1971-1973 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İnşaat Emlak Daire Başkanlığı;
• 1973-1974 İstanbul Deniz İnşaat Emlak Komutanlığı;
• 1974-1976 Napoli Nato Güney Avrupa Müttefik Kuvvetleri Türkiye Milli Büro Şefliği;
• 1976-1977 İstanbul Deniz İnşaat Emlak Komutanlığı;
• 1977-1978 Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İnşaat Emlak Daire Başkanlığı;
• 1978-1980 Milli Savunma Bakanlığı Nato Enfarkrüktür (Nato-Enf) Dairesi Deniz Grubu Başkanlığı;
• 1980 yılında Kıdemli Deniz Albayı olarak ordudan emekli oldu;
• 1980-1982 yılları arasında OYAK İnşaat Müdürlüğünü yaptı;
• 1982-1983 yılları arasında Oyak İnşaat A.Ş.'nin kurucusu ve genel müdürü olarak birçok projeyi fikir düzeyinden gerçekleşmesi noktasına kadar yönetti. Bu dönemde Adana, Bolu ve Mardin çimento fabrikalarının yönetim kurulu üyeliği görevlerini de yürüttü.
• 1993-1995 yılları arasında Metiş İnşaat Şirketi'nde Yönetim Kurulu Üyeliği ve Koordinatörlük;
• 1995-1996 yılları arasında Gimat Genel Koordinatör'ü olarak görev yaptı.

Tüm bu görevleri sırasında uygulamanın içinde birçok genç mühendis ve mimarın eğitilip yetişmesine olanak verdi.

Araklı'nın Kalecik Köyü'nde doğdu ancak çocukluk dönemini orada geçirebildi. Yaşamının yirmi beş yılını Ankara'da geçirmiş olmasına rağmen 1994'te yazdığı bir yazısında halen Ankaralı olmadığını, doğup büyüdüğü toprakların hep onu çektiğini, oralar için özleminin hiç bitmediğini belirten Sabahattin Sağıroğlu 1996 yılı nisan ayında doğup büyüdüğü ve çok sevdiği topraklara giderken Ünye'de geçirdiği bir trafik kazası onu yaşamından kopardı.

Yaşamının her döneminde Trabzonlu olanın kıvancı duyan Sağıroğlu çok sevdiği memleketine hizmet amacı ile Trabzonlular Kültür ve Dayanışma Derneği ile Trabzon Vakfı'nın kuruluşlarında ve yönetimlerinde yer almış, öldüğü 29 Nisan 1996 da derneğin başkanı idi.

Trabzon Kültür ve Dayanışma Derneği ile Trabzon Vakfı'nın yönetimlerinde iken Osmanlı döneminde kentlerin belleğini oluşturan ve kentlere ilişkin her türlü kayıtların yer aldığı TRABZON SALNAMELERİ'nin yayına hazırlanıp basılmasında, derneğin yayın organı olan TRABZON dergisinin çıkarılıp okurla buluşmasında dernek ve vakıftaki arkadaşları ile birlikte önemli çalışmaları olmuştur.

Nerede Trabzon ile ilgi bir çalışma ve toplantı var ise Sabahattin Sağıroğlu'nu orada görebilirdiniz. Maçka'nın Çatak mevkiinde oluşan heyelanda ölenlerin ailelerine yardım amacı ile vakıftaki arkadaşları ile birlikte kampanya başlatarak heyelanda zarar görenlere katkıda bulunulmasını sağlamışlardır. Bununla kalmayıp konuya ilişkin değerlendirme ve çözüm önerilerini de sorumlulara iletip bunları kamuoyu ile paylaşmıştır.

Yurt sevgisi, topluma karşı duyduğu sorumluluk ve yurttaşlık bilinci ile hareket eden Sabahattin Sağıroğlu mesleki konuların yanında ülke sorunlarına çözüm arayan birçok yazısı günlük yayın organlarında yer almıştır.

Mesleki ve sosyal çalışmaları yanında siyasi çalışmaları da olan Sabahattin Sağıroğlu 24 Aralık 1995 seçimlerinde CHP tarafından Trabzon milletvekili adayı gösterilmiştir. Ancak o seçimde CHP Karadeniz Bölgesinde bir varlık gösteremediği için seçilememiştir.

Tüm bu çalışmalarının yanında Sabahattin Sağıroğlu iki önemli yasanın hazırlık çalışmasında da görev yapmıştır.

• Gelişen mimarlık ve mühendislik hizmetlerinin daha çok ve rahat kullanılması ile hızla değişip ilerleyen teknolojilere olanak verecek yöntemleri özendirmek için 2490 sayılı "Artırma, Eksiltme ve İhale Yasası"nda yapılacak gerekli düzenleme çalışmalarında yer aldı.
• "Toplu Konut Kanunu"nun hazırlanması ve yasalaşması çalışmalarında yer almıştır. Bu yasanın hazırlık çalışmalarında birlikte görev yaptığı Prof. Dr. Erhan Karaesmen bir yazısında şöyle der "...titiz bir teknik çalışmaya, ısrarlı bir izleyiciliğe ve esnek bir strateji uygulamasına gereksinim vardı. Sabahattin ağabeyin uzman-aydınlığının gölgesi her yere ulaşıyordu bu çalışmalarda. Askeri dönemin loş girdabında namuslu bir iş kotarmış ve sadece bir iki fıkrası değişmiş olarak günümüzde de (1996) yaygın uygulanan ileri teknik metni yasalaştırmayı başarmıştır."

Sabahattin Sağıroğlu'nun özel yaşantısına baktığımızda da özverili ve duyarlı olduğunu görürüz. Çok genç yaşta ailesinin sorumluluğunu üstlenmiş, geçimlerini sağlayarak kardeşlerinin eğitimi ile yakından ilgilenmiş, onların yüksek öğrenim görmeleri için elinden geleni yapmıştır. İnsani ilişkilerinde sakin, yumuşak ve hoşgörülü otoritesi ile kardeşlerinin yetişmesinde etkin bir önder olmuştur.

Aralık 1969 kendisi gibi yumuşak ve sakin mizaçlı Ayşe Meral Çoker ile evlenmiş; ülkenin umuda gereksinimi olduğu dönemde doğan kızının adını UMUT koymuştur. Yetmişli yılların sonunda ki karmaşada barışa ihtiyacımız olduğu dönemde 1979 da doğan oğlun ise BARIŞ adını vermiştir.

Son söz olarak Sabahattin Sağıroğlu Cumhuriyet'e, onun kurucusu Mustafa Kemal'e, onun devrim ve ilkelerine yürekten bağlı ve onların onur ve gururunu taşıyan bir kuşaktandı. Bu nedenle Sabahattin Sağıroğlu'nun yaptığı her şey bu anlayışın ve Türkiye'nin aydınlanma döneminin bir ürünüdür.

Emine AYNUR
6 Mayıs 2013