Son Güncelleme: 29 Nisan 2025 14:18:05
Aralık 1988 Trabzon Dergisinden

Pekçok özellikleriyle diğer bölgelerimizden farklılık gösteren Doğu Karadeniz'imizin, tarihi Trabzonumuzun zengin turizm değerlerinden biri de Dağ Turizmi'dir. Bu doğa olgusu, bölgenin büyük turizm potansiyeli içinde çok önemli ve gelecek vadeden değer taşımaktadır. Topoğrafik yapısı ve florası ile bu kaynağı insanların faydalanmasına açmaktaki gecikme, geri kalmışlığımızın acı bir sahnesidir.
Dağlara ve buzullara tırmanmak, kış sporları yapmak, yemyeşil çimenlerle kaplı yaylalarda yaz ve de kış tatil yapmak (yayla turizmi) sağlık açısından da büyük değer taşır. Ancak, bunun için altyapı ve tesis yönünden çok cılız kalmış, ihmal edilmiş, ne yapacağımızı dahi planlamış durumda değiliz. Bölgeye layık insanlar olmadığımız sorusu ile karşı karşıyayız!
Deniz turizmi, termalizm'i oluşturan şifalı kaynaklar, maden suları, bol ve berrak akarsular, göller, ırmaklar ve derelerle çok zengin ilimizin Dağ ve Yayla Turizmi ile bütünleşmesi, taçlanması dünyanın hiçbir yerinde rastlanmayan tabiat abidesini süsleyecektir.
Doğu Karadeniz'de Çoruh Nehri ağzından Melet çayı vadisine kadar 400 km. boyunda ve 50-60 km. eninde bir kuşak üzerindeki dağ sıraları (yükseklik 3000 m. bazen 4000 m.ye ulaşır) turistik atraksiyonlar yönünden (insan ve hayvan barındırma kapasitesi dahil) bakir sayılabilecek zenginlik kaynağıdır. Trabzon da bu değerlerin odaklaştığı kesimde yer alır. Dağ ve yayla turizminin gelişmesi; yörenin planlı bir takım tesislerle donatılmasına bağlıdır. Altyapıda ilk ele alınması ve de islahı gerekli olan yeterli, güvenilir bir yol şebekesinin tesisine kavuşmaktır. Erozyon ve sel afetleri ile bölgede ana yol şebekesinde dahi sık sık tanık olduğumuz kesintiler bu konunun önceliğini vurgulamaktadır.
Dağ etekleri, dinlenme evleri, kamp sahaları, kayak evleri, teleferik, tele-ski gibi tesislerin kurulmasında çok geç kalınmıştır. Bunun için öncelikle turizm gelişim projesini içeren bir master plana ihtiyaç vardır.
Sahilden 700-800 m.ye kadar her tondaki yeşili içeren tarım alanlarının üzerinde gür yapraklı ve devamında ibreli orman zonu yer alır.
Orman kesiminin üst kısmı yer yer 2.000-2.500 m. yükseklikteki pıatolar, bol akarsular, tamamen çimle kaplı sağlıklı yaylalarla çevrilidir. Sosyo ekonomik fonksiyonları ile kırsal yörede oluşmuş güzel yaylalar, mezralar, yaz ayları ile sınırlı olarak, bölge sakinlerine hizmet veriyor. Kışın beyaz örtüsüne bürünen, derin sessizlik içinde ilkbaharı bekleyen yaylalardan -kış döneminde de- insanların faydalanması çağımızın gereğidir.
Yörenin örnek insanı ile ilgili gelenek, görenek ve törelerin, folklörünün yaşatılması, korunması, sosyo-kültürel belgelerimizin toplanması konularındaki çalışmalar bizleri bekliyor. İhmal edilmiş bölgemiz sorunları, Devlet öncülüğünde Trabzonlu hemşehrilerimizin bilinen etkin aktivitesi ile çözümlenebilir.
Kökümüzden kopmayalım, bölge sorunlarına eğilelim.

Yayınlanma Tarihi : 29 Kasım 2009
Trabzon Dergisi Aralık 1987

İçinde bulunduğumuz 1987 yılı ile gelecek 1988 yılı Trabzon için eğitim ve öğretim yönünden büyük önem taşımaktadır. Zira bu yıllarda 100 yılı dolduran kültür ve eğitim kuruluşlarına sahip olmanın mutluluğu yaşandı ve yaşanacak da.

Geride bıraktığımız 24-25-26 Nisan'da tarihi Trabzon Lisesi'nin 100. yılını büyük bir coşkunluk içinde kutladık. Eski mezunlar, eski öğretmenler bir araya geldi, eski kuşakla yeni kuşak bu anlamlı tarihi günde hatıraları bir kere daha yaşadılar.

Bu nedenle 100 yıllık tarihe sahip bu iki eğitim kuruluşumuzdan kısaca da olsa söz etmenin faydalı olacağına inanıyorum.(1)

Trabzon Lisesi

19. asrın son çeyrek diliminde Trabzon Valisi Sırrı Paşa'nın öncülüğü ve büyük gayretleri sonucu, 27 Eylül 1884 tarihinde temeli atılan ve ilk adı ile "Mekteb-i Mülk-i İdadi" üç yılda tamamlandı ve 1887 yılında bitirilerek aynı yıl hizmete açıldı. İdadi ile ilgili en önemli yazılı kaynak, Sırrı Paşa'nın hatıralarıdır. Ekmeğe iki, etin okkasına da beş para zam yapılmış, azınlıkların bütün engellemelerine rağmen büyük bir kararlılıkla İdadi 1887'de hizmete açılmıştır.(2)

O tarihlerde Trabzonlu Ali Naki Efendi yönetiminde özel olarak hizmet veren "Mekteb-i Hamidiye", yeni idadi binasının açılması üzerine öğretmen ve öğrencileriyle olduğu gibi yeni binaya aktarıldı ve Ali Naki Efendi de bir müddet müdürlüğünü sürdürerek, Trabzon Lisesi'nin ilk müdürü olarak tarihe geçti.

Mekteb-i İdadi 1303-1304 (1887-1888) öğretim yılında 34 öğrenci ile ilk yılını bitirdi.(3)
İlk mezununu da 1308-1309 (1892-1893) yılında altı öğrenci ile verdi.(4)

Takip eden yıllarda 1318-1319 (1902-1903) ve 1319-1320 (1903-1904) yıllarında ilave edilen ticaret sınıfı ile sekizinci sınıftan iki öğretim yılında 25 öğrenci mezun oldu. Trabzon İdadisi 1326-1327 (1910-1911) öğretim yılında Sultani'ye dönüştürüldü. On ikinci sınıftan ilk sultani mezunu olarak 21 öğrenci 1329-1330 (1913-1914) yılında diploma aldı.

1915 yılında Trabzon Rus işgaline uğrayınca öğretim yapılamadı ve Sultani işgal kuvvetlerince hastane olarak kullanıldı. Kurtuluş savaşı yıllarında da randımanlı bir öğretim yapılamadı. Tarihi Trabzon İdadisi sonraki adıyla Sultani'nin cumhuriyete kadar verdiği mezun durumu şöyledir:

5 yıllık idadiden101 öğrenci
6 yıllık idadiden15 öğrenci
7 yıllık idadiden327 öğrenci
8 yıllık idadiden25 öğrenci
11 yıllık Sultani'den4 öğrenci
12 yıllık Sultani'den28 öğrenci
Toplam500 öğrenci

Bu duruma göre Trabzon Lisesi kuruluşundan Cumhuriyete kadar 37 öğretim yılında ortalama olarak 13-14 öğrenci mezun verebilmiştir ki bu oran çok düşüktür.(5)

Sultani'nin liseye dönüştürüldüğü 1924-1925 öğretim yılında Trabzon Lisesi mezun verememiştir. Ancak bundan sonra mezun vermede bir aksama olmamış ve 1985-1986 öğretim yılı sonuna kadar 2882 kız, 12.230 öğrenci olmak üzere toplam 15.112 mezun verilmiştir.(6)

Karadeniz'in bu köklü tarihi lisesi çökme tehlikesi geçirince boşaltılmış ve yıktırılarak yeni lise binasının yapımına 16 Haziran 1938 tarihinde başlanılmıştır.(7) Yeni binasına 1940-1941 öğretim yılında geçen lise, bugüne kadar aynı binada eğitim-öğretimini sürdürmektedir. Trabzon Lisesi'nde cumhuriyetten önce 17, cumhuriyetten sonra da 19 müdür görev yapmıştır. Cumhuriyet dönemindeki müdürlerden beş tanesi Trabzon doğumlu olup, dört tanesi de Trabzon Lisesi mezunudur.(8)

100 yıllık şanlı mazisi, yetiştirdiği binlerce öğrencisi, yurt ve dünya sathına yayılmış meşhur kişileri ile Trabzon Lisesi gurur ve iftihar kaynağımızdır.

Cudibey İlkokulu

Trabzon'un en eski eğitim kuruluşlarından biri de Cudibey İlkokulu'dur. 1988 yılı Nisan ayında 100. kuruluş yılı törenlerinin hazırlıkları içinde olunulması ayrı bir sevinç kaynağıdır.

İleride okulun tarihçesini etraflıca vereceğimizden, burada bu tarihi okula adını veren Trabzon'un değerli bir bilim adamı Trabzonlu Muallim İbrahim Cudi Efendi'den söz etmek istiyorum:

Cudi Efendi, 20 Temmuz 1863 tarihinde Trabzon'da doğdu. Babası Trabzon İskenderpaşa Medresesi müderrislerinden Hacı Ahmet Efendi'dir.

Trabzon'da çeşitli okullarda ve eğitim kuruluşlarında öğretmenlik, müdürlük yapan Cudi Efendi Ticaret Mahkemesi azalığı, Maarif Meclisi azalığı, Trabzon Vilayet Gazetesi baş yazarlığı gibi değişik görevlerde de bulunmuştur. Kendisinin de çok önem verdiği Trabzon Sultanisi'ndeki arapça öğretmenliği 1910 yılında başlar. Rus işgali sırasında hicret eden Cudi Efendi, bu yıllarda önce Ünye, sonra da Ankara Sultaniyelerinde öğretmenlik ve müdürlük görevlerinde bulunmuştur. Eğitimci, ilahiyatçı, yazar ve şair olarak Trabzonlu Muallim İbrahim Cudi'nin hayatı gerçekten incelemeğe değer özellikler taşır.(9)

İbrahim Alaettin Gövsa "Türk Meşhurları Ansiklopedisi" adlı eserinde Cudi Efendi'den önemle söz eder.(10) İbnülemin Mahmut Kemal İnal da "Son Asır Türk Şairleri" eserinde hayatını anlatır, Cudi Efendi'nin oniki eserinin isimlerini belirtir, bir naatı ile bir şiirini örnek olarak verir.(11) Meydan Larousse(12), Türkiye Ansiklopedisi(13) Ömer Akbulut'un "İbrahim Cudi Efendi" (14), Hamamizâde İhsan'ın "Trabzon'da İlk Kitapçı Kitabi Hamdi ve Yayınları" (15) adlı eserlerinde Cudi Efendi için geniş bilgiler verilmektedir.

Yayına hazırladığım çalışmamda, Cudi Efendi'nin yirmi adet eserini tesbit edebildim. Türkçe okuma kitapları, tarih kitapları, dini risaleler, vaaz kitapları, tercüme ve gramer kitapları, Lügat-ı Cudi isimli büyük sözlüğü önemli çalışmaları arasındadır.

63 yıllık ömrünü birbirinden güzel hizmetlerle ve eserlerle süslemesini bilen Cudi Efendi, aynı zamanda güçlü bir şairdir. Onun şairliği klasik edebiyatımızın görüşlerine uygundur. Hassas ruhunun eski manzum kalıpları ve satırları içinde beliren ifadesi genellikle dokunaklı ve düşündürücüdür. Yaşadığı zamandan yer-yer Ruhi Bağdadi'yi andıran bir uslupla yakınır. Vefasızlıklara, çıkarcılara ve iki yüzlülüğe dokunaklı ve düşündürücü ifadelerle sitem eder.

Eserlerini incelediğimizde nazım ile nesrinin, aynı derecede sağlam bir uslubun ve geniş bir kültürün akislerini taşadığı görülür. Onun ifadelerinde lirizm, çoğunlukla ikinci plana geçmekte, öğreticilik özelliği önde görülmektedir. Cudi Efendi bir nasihatçı, ahlak ve din esaslarının savunucusu, toplumun iyiliğini arzu eden kişiliği ile her zaman saygı görmüştür.

İfadeleri samimi, uslubu canlıdır. "Cudi" takma adı ile yazdığı şiirleri lâtif ve zariftir. Mahir İz, "Yılların İzi"(16) adlı hatıratında: "Cildi Efendi'nin divanında çok güzel sanatkârca yazılmış tevhitler zeller, kasideler, terkib-i bentler, kıt'alar, müfretler ile birçok fantazi şiir vardır." demektedir.

Ne yazık ki ödünç verilen Culdi Efendi'nin divanı, geri verilmediği için kaybolmuş, tamamı hakkında bir değerlendirme imkanı ortadan kalkmıştır. Ancak temin edebildiğim elli kadar şiirini ilk defa yayınlama hazırlığı içinde olduğumuzu belirterek bir hizmeti yerine getireceğimiz inancındayım.

Cudi Efendi'nin adını ebedileştiren en büyük hizmeti ise, bugün adını taşıyan "Cudibey İlkokulu"nun kurucusu ve ilk müdürü olmasıdır. İlk defa "Zeytinlik Mektebi" adı ile açılan (17) bu okula, denebilir ki Cudi Efendi bütün bir ömrünü adamıştır. Eserlerinin satışından sağlanan karla bu okulu geliştirmiş, "El Kenz-ül Esnâ Fi Şerh-i Esmâ-ül Hüsna" (18) isimli eserinin ise bütün gelirini bu okula harcamıştır. Onun içindir ki 1928 yılında il encümeni kararı ile bu okula "Cudibey Mektebi" denilerek Muallim İbrahim Cudi Efendi'nin adı, Trabzon'un benliği, tarihi ve kültürü ile kaynaşmıştır.

Cumhuriyetten sonra teklif edilen milletvekilliğini kabul etmeyip, Trabzon Müftülüğü görevi ile yetinen Cudi Efendi, rahatsız olduğu boğaz kanserinden kurtulamayarak 12 Nisan 1926 da Kadir Gecesi'nde vefat etti. Cudi Efendi'nin ölümü Trabzon'da ve bütün Türkiye'de çok büyük üzüntü yarattı. Hatırasına hürmeten cenaze günü Trabzon'da bütün müessese ve iş yerleri kapalı tutulurken Trabzon basını da "Ziya-i Elim" başlığı ile ölümden duyulan üzüntüyü belirtiyordu.(l9)

Cenazesi Hatuniye mezarlığında babası Hacı Ahmet Efendi'nin yanına defnedildi. Yakın dostu Trabzonlu Hamamizade İhsan da Muallim İbrahim Cudi Efendi için şu tarihi düşürdü:

Dest-i bidad-i zaman fetviyle
Açtı bir safha-i hunin-i siyah
Çıktı bir cevher-i tarih İhsan
Gitti, Cudi gibi fazıl eyvah...

1344-1345 (1926)

(1) Daha geniş bilgi için bakınız: Hüseyin Albayrak-Tarih İçinde Trabzon Lisesi - Trabzon, 1987
(2) Sırrı Paşa - Mektübat-ı Sırrı Paşa-İki cilt- İstanbul 1316 (1900)
(3) Tarih İçinde Trabzon Lisesi, s.80-81
(4) Aynı eser. s.90-91
(5) Yıllara göre dağılımı için bakınız: Tarih İçinde Trabzon Lisesi s.164-165
(6) Aynı eser. s.224
(7) Trabzon Lisesi'nin ikinci binasının mimari, meşhur Alman Taut'dur. Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi ve 1938 de Atatürk'ün katafalkı da bu mimar tarafından yapılmıştır.
(8)Tarih içinde Trabzon Lisesi, s.216
(9) 100. yıl nedeniyle, 1988 yılı başında basımını planladığımız "Trabzonlu Muallim İbrahim Cudı Efendi ve Cudibey İlkokulu" isimli eserimizde geniş ve etraflı bilgiler verilmektedir.
(10) İbrahim Alaettin Gövsa Türk Meşhurları Ansiklopedisi s.88 İstanbul - Yedigün Neşriyatı
(11) İbnülemin Mahmut Kemal İnal- Son Asır Türk Şairleri Cilt 1, s.248-249, İstanbul 1969
(12)Meydan Larousse Cilt 3, s.90 - İstanbul 1970
(13)M.Ekrem Üzümeri, Selami Dinçer, Sadi Kazancı, Türkiye Ansiklopedisi Cilt 5, s.382 Ankara 1957
14)Ömer Akbulut- İbrahim Culdi Efendi, Trabzon 1963
15)Hamamizade İhsan, Trabzon'da İlk Kitapçı Kitabı Hamdi ve Yayınları, İs­tanbul 1947
16)Mahir İz, Yılların İzi, s.59-60, İstanbul 1975
17)Okulun açılışı ile ilgili farklı tarihler verilmektedir. Bunların açıklamasını ve yorumunu, yayınlanacak eserimizde belirteceğiz.
18)Muallim Cudi, El Kenz-ül Esne Fi Şerh-i Esma-ül Hüsna, Serasi Matbaası, Trabzon 1325 (1908) 55 sahife, 52 nazım şekli ile Allah'ın 99 ismini (Es­ma-ül Hüsna'sını) Şerh eden değerli bir eserdir.
19)Trabzon İstikbal Gazetesi - 13 Nisan 1926

Yayınlanma Tarihi : 13 Mayıs 2010

Ressam Haydar DURMUŞ
Yayınlanma Tarihi : 31 Ağustos 2009

Ressam Mustafa ATA
Yayınlanma Tarihi : 31 Ağustos 2009

Ressam Mehmet ÖZER
Yayınlanma Tarihi : 31 Ağustos 2009